21. Yüzyılda nüfusa dair en önemli saptamalardan  birisi, nüfusumuzun yaşlanmasıdır. Dünyada insanların daha uzun yaşaması, doğum oranlarının azalması ve refahın artması, yaşlı nüfus artışının hızlanmasına neden olmakta, bu hıza  paralel olarak gelişen  yaşlılık ve yaşlı sağlığına ilişkin konularda farkındalık yaratmak amacıyla 1 Ekim tüm dünyada ‘’Dünya Yaşlılar Günü’’ olarak anılmakta ve kutlanmaktadır.

Verilere göre şimdilerde %8’lerde seyreden yaşlı nüfusumuzun toplam nüfusumuz içindeki oranının, 2023 yılında %10.2’ye, 2050 yılında ise %20.8’e yükseleceği tahmin edilmektedir. Nüfusun yaşlanması sağlıktan sosyal güvenliğe, çevreye, iş olanaklarına, sosyal kültürel faaliyetlere ve aile hayatına kadar toplumun tüm yönlerini etkilemektedir.

Yaşanan fiziksel sorunlar nedeniyle yardıma muhtaç hale gelmeden çok önce sağlığı korumanın önemi, gerekli kontroller, hastanelerde başvurulması gereken yerler ve ilk yardım konularında toplumdaki bireylerin bilinçlendirilmesi, bu bilinçlenme kapsamında, ihtiyaç duymadan önce geriatri merkezleri ve geriatrinin öneminin ele alınması gerekmektedir.

 Yaşlılarımız, kültürümüzü ve değerlerimizi bize aktararak yarınlara taşımamızı sağlayan, şüphesiz bizim en kıymetli varlıklarımızdır. Yaşanan fiziksel sorunlar, yardıma muhtaç hale gelme, yaşın ilerlemesi  ile ‘’yaşlılığın’’ bireye getirdiği taşımakta zorlanılan en ağır yük ,‘’işe yaramazlık’’ ya da ‘’ kendini fazlalık olarak hissetme’’ duygusudur.

Doğan, büyüyen, gençlik ve orta yaşlılık dönemini geçiren herkesin yaşlanacağı, kaçınılmaz biyolojik bir gerçektir. ‘’Büyüklerimizi sevmek ve saygı göstermek’’ bilincinin oluşması, bu bilincin nesillere aktarımı ve onlara  kendilerini gerçekten ‘’değerli’’ hissetmelerini sağlamamız gerekir. Bu yolda ebeveynlere, eğitimcilere, toplumda rol model olan  herkese, bireysel olarak hepimize düşen en önemli görev; yaşlılarımıza göstermemiz gereken sevgi, saygı, ilgi, sahiplenme, nezaket duygularını küçük yaşlardan itibaren çocuklarımıza benimsetmek, bu hislerin çokca yaşandığı bayram günlerini ‘’bayram gibi yaşamak’’, bayram geleneklerimizin nesilden nesile layık olduğu şekilde geçmesini sağlamaktır.

Büyüklerimizin bize ihtiyaçları olduğu kadar, bizim de onların varlığına ihtiyacımız olduğunu belirtir, ‘’1 EKİM DÜNYA YAŞLILAR GÜNÜ’’nün bir bayram sevinci içinde geçmesini diler, bu özel günü saygı ve sevgi ile kutlarım.